dun spora gittik pinar'la.
pazar gunleri bir noktadan sonra insan kendini disari atmazsa (buradaki insan ben ve sevgili pinar) evde huzursuzlugun uc noktalarina erisiyor.
neyse, spor cikisi besiktas'a yururken karsidan karsiya gecmeye calisan bir kedi gordum ama salak atliyordu arabalarin altina, ben de ona yardimci olmak icin yanina gittim.
arkasinda bir an beni gorunce korkup yola firladi ve bir taksinin altina girdi.
ellerim kafamin uzerinde, yuzumde sok ifadesyle sanirim 5 dakika kalakaldim.
sadece baktim. hicbir sey diyemedim, hic bir sey yapamadim.
araba gecince altindan firladi ve parka girdi, gayet kosuyordu, hicbirsey olmamisti yani.
umarim.
ama takildigim, yardim edeyim derken onun ölmesine sebep olmak. (olabilecek olmak daha dogrusu)
bir sey olmadi, ama olabilirdi.
"bazen gereksiz yere sorumluluk ustleniyorum"un sanrim somut ornegi bu.
cok ama cok ama cok ama cok ama cok uzuldum.
ve kendimi cok kotu hissettim.
son zamanlarda hareketlerim ya da davranislarim niyetimin onune geciyor.
niyetim iyi olsa da davranis/hareketimle cevreme zarar veriyorum.
çok acı.
u r not alone.
YanıtlaSilmiss u.
xxx